M.ABDULLAH ERCAN KÖŞE YAZILARI

BİRE DÖRT MÜCADELE Mİ !


Beykoz 1908 A.Ş.Futbol Takımı son 3 sezondur büyük bir çöküş yaşamakta...maddi ve manevi çöküntünün önüne geçilmeye çalışılmakta...bir-iki hafta öncesine kadar sabahları yediği 2 açma ile ya da bir simit ile antrenmanlara çıkan futbolcular...herkeste bir korku ve endişe hakim...HABER1908 olarak yaşanan sıkıntılarda Teknik-Taktiksel anlamda yorum yapmaktan bu ana kadar kaçındık, ancak yanlışlıkların ısrarı karşısında birkaç satır görüş belirtmekten de duramayacağız.

İlk problem konsantre kaybı olarak dikkatleri çekmekte. Bu sezon izlediğim birçok maçta bunu fazlası ile tribünlerden gözlemledim. Hele ki bir-iki hafta önceki Büyükçekecespor müsabakasında defanstan çıkarken rakibe adeta buyur edilen onca top varken, rakip oyuncuların ellerini beline atıp ya da arkasında bağlayıp ıslık çalarak "Top nasıl olsa bana gelecek neden baskı yapayım ki?" türünde çizdikleri görüntü bizleri yaralamadı değil. Yani bir takım bunca sorun yaşasa da bu derece hatanın ardı ardına gelmesini anlamakta zorluk çekiyorum.

Dedik ya Teknik Yönden eleştirilecek birçok konu var,kadro tercihlerinde neyin kıstas alındığı konusunda yeterince bilgi sahibi olmamakla birlikte kabaca bir düşünce harmanı yaparsam TFF 3.Liginden düşülen sezonki kadrodan birçok ismin hele ki bunlar içinde 25-30 maçlık bir tecrübe yaşamış futbolcuların da varlığı düşünüldüğünde ister istemez bunlar hiç dikkate alınmadı mı? sorusunu sormaktayım. Gerek Gökhan Baladin Hoca gerekse Hüsnü Kurtez Hoca bu konulara neden odaklanmadı ki diyebilme hakkını bir futbol yorumcusu olarak kendimde görmekteyim. Dedim ya Antrenmanlardaki durumu bilmediğimden belki de yanlış bir kanıda bulunmak istemesem de Soner Keleş-Ogün Gündoğdu-Fatih Poyraz-Cemrecan Uyar-Berkan Özbek gibi TFF 3.Ligde maç tecrübesi olan isimlerin kadroda ilk 11’de yer bulamamalarının nedeni ne olabilir? Tamam belki formsuzdurlar, belki okulları nedeni ile antrenmanlara katılamıyor olabilirler de tecrübeli isimlerin daha fazla zaman almaları gerekmez miydi? Bu sorularım kesinlikle art niyet içeren sorular değil de benim gibi bazı kişilerinde aynı yönde tespitleri olunca yazmadan duramadım.

Beykoz 1908 Takımı oyuncularının en büyük handikabı konsantre kaybı yaşamaları ve maç içinde bunu fazlası ile hissettirmeleri…bu düşüncemi perçinleyen bir fotoğraf karesini Darıca Kale Bayramoğluspor müsabakasında rastladım.Kardeşim Talip’in çektiği karelere bakarken birisi fazlası ile dikkatimi çekti…4 futbolcumuz 1 Kalesporlu futbolcuyu kovalamakta…

Neyse İnşallah bundan sonraki müsabakaların birkaçını alırız da mucizeye imza atılır. Bunu bütün kalbimle ve dualarımla diliyorum…

HABER1908-M.ABDULLAH ERCAN KÖŞE YAZISI-13.02.2012

BUNCA SIKINTIYA KARŞIN AYAKTA ALKIŞLIYORUM !

Bu sezon Beykoz 1908 A.Ş.Takımının ikinci müsabakasını da dikkatli gözlerle takip ettim. İstanbulspor mağlubiyetinin ardından alıncak 2.bir yenilgi sıkıntıya sebep olabilirdi.Ancak Boğazın Yargıçlarının yağmura karşın müthiş desteği ile alınan son saniye galibiyeti ilaç gibi geldi.

Maça ait istatistiki verileri maç sonu incelediğimde en dikkat çekiçi durumun top kayıplarında yaşandığını gördüm. Zaten bunu anlamak için de bunca uğraşla yaptığım istatistiklere de pek gerek yoktu. Orta sahada özellikle ilk yarı süresince bir türlü ritmi tutturamadık. İkinci yarıda bu bölgede de maça dikkat kesilince toparlanma sinyalleri de gözlemlendi.

Sarı-siyahlılarımız sonuçta galip geldi, bunca maddi-manevi sıkıntı altında alınan bu galibiyet maç esnasında görülen hataları da açıklamaktan bizi alıkoymamalı. Mesela ileride çift santraforla oynarken iki uzun ismin aynı konumda yan yana oynaması benim kadar tribündeki birçok simanın da dikkatinden kaçmadı. Tek uzunla oynayıp yanında atletik yapılı bir futbolcu olsa idi, sanki daha da atak görünebilirdik. Rakibin ismi Çenesuyu ama çeneleri yerine ayakları fazlası ile konuşturmaktan geri durmadı. Beykoz ceza alanı içinde cirit atıp durdular. Çift stoperlerin dengesini fazlası ile bozdular.

Beykoz takımının her zamanki gibi en güçlü tarafı son dakikaya kadar maçtan kopmaması oldu. Taraftarların da müthiş desteği zaten buna izin vermezdi. Son saniyede Ramnani adlı genç oyuncudan gelen gol çok güzeldi. Yaşanan sevinç ise görülmeye değerdi. 35 senedir maçları izlerim, her zaman için taraftar-futbolcu birlikteliği başarıyıda beraberinde getirdi. Son saniyelerde kazanılan çok maç yaşadık. Hele bir Beylerbeyi maçı var ki bugün halen daha yaşanan olayların başlangıç noktası olmuştur. 89.da gol yemiştik, rakip oyuncu tribünlere hareket çekince ateşlenen futbolcularımız, 90.da beraberliği 91.de de galibiyeti getiren golü kaydetmişti. Beylerbeyindeki şoku unutamam. Yani diyeceğim o ki son saniyeye kadar Beykoz'un ne yapacağı belli olmaz benden hatırlatması...

HABER1908-M.Abdullah ERCAN ( 10 EKİM 2011 PAZARTESİ)

XXXXXXXXXXXXXXXXXXXXXXXXXXXXXXXXXXXXXXXXXXXXXXXXXXXXXXXX

VAH BENİM BEYKOZ'UM VAH !

Beykoz Spor Kulübünün geleneksel yemekli gecelerinden birisi daha gerçekleşti. Bu güne değin kulübün birçok gecesine katıldım, ancak üzülerek belirtmek isterim ki, dün akşamki (5 Ekim Çarşamba) kadar az kişini katıldığı bir geceyi hatırlamıyorum. O bunla dargın, o buna küsmüş, şu şuna kızgın…katılmamak için bahane o kadar çok ki…

Bayağı bir büyük bir salon olan Assrom Tesislerinde gelen isimleri şöyle bir sayayım dedim, hatta çaktırmadan da saymayı denedim de…siz deyin 150, ben diyeyim 160 ! zaten katılanların 25-30 kişilik kısmı Beykoz 1908 A.Ş.Teknik Kadro ve futbolcuları, 10-15 kişi ise Beykoz Basketbol Takımı oyuncuları…BİSK Başkanı Asım Özdemir ile Akbaba Muhtarı Yüksel Kılıç, Eski Kulüp Müdürümüz Sabahattin Kır, Zeki Aksu’nun uzun yıllar sekreterliğini yapan Sabiha Ataman Kardeşim, Beykoz Haber’de birlikte emek harcadığımız Tayyar As, Önder Koç, Kardeşim Talip Ercan, diğer gazetelerden 8-10 basın emekçisi,Beykoz’da oturmadığım son siyasi ortamı ve temsilcilerini bilememe karşın var oldukları belirtilen İl Genel Meclis Üyesi İsmet Konca ve bir iki Belediye Meclis Üyesi..

Hey gidi Koca Beykoz Hey dedim içimden, biz ne geceler gördük 3-4 arkadaş sadece masa oturma planları dahilinde gelen konuklara yer göstermekte zorlanırdık, koştururduk. Bakanlar, Milletvekillerinin olmadığı gecemiz neredeyse yoktu. Hadi diyelim Beykoz Belediye Başkanı ile Başkan Aksu’nun arası limoni de gönül Beykoz İlçe Kaymakamını, Emniyet Müdürlerini, Resmi Daire Başkanlarını, Sivil Toplum Kuruluşlarına dahil temsilcileri, Kulüp Başkanlarını da görmek isterdi…eminim hepsinin mantıklı bir mazereti vardır,tercih de onların.

HABER1908-M.ABDULLAH ERCAN ( 3 EKİM.2011.PAZARTESİ)

XXXXXXXXXXXXXXXXXXXXXXXXXXXXXXXXXXXXXXXXXXXXXXXXXXXXXXXX